“İhtiyar anlatıcılar, Siirt’ten gelirken eski hikâyelerini de yanlarında getirmişler. Birkaç parça eşyanın arasına uzun hikâyeler katıp gelmişler.”
(Kraliçenin Pireleri – Tarık Tufan)[1]
Siirt, Türkiye’nin küçük şehirlerinden biridir. İstanbul-Fatih’te bulunan Kadınlar Pazarı ise İstanbul’daki “Küçük Siirt” olarak bilinmektedir.[2] Siirtliler özellikle Cumhuriyet Dönemi’nde, iaşelerini temin edebilmek ve daha iyi bir hayat sürebilmek adına çeşitli şehirlere göç etmişlerdir.[3] Bu çerçevede göç edilen şehirlerin başında İstanbul, İstanbul’da göç edilen semtlerin başında ise Kadınlar Pazarı ve civarı gelmiştir.
İstanbul merkezli Son Telgraf gazetesinin 1937 yılına ait bir haberine göre, İstanbul Fatih’in Vefa, Haydar ve civar mahallelerinin neredeyse tamamı Siirtlilerden müteşekkildir. Yine bu gazeteye göre, bu Siirtlilerin sayısı 2 bin kişi kadardır.[4] Bu dönemlerdeki (T.C. 1935 Genel Nüfus Sayımı Sonuçlarına bakıldığında) Siirt Merkez nüfusu ise 16 bin dolayındadır.[5]Bu bilgiler baz alındığında, o dönemki Siirt şehir nüfusunun sekizde birine tekabül eden bir oranın, Kadınlar Pazarı ve civarında ikamet ettiğini söyleyebilmek mümkün hale gelmektedir. Yani kısaca, o dönemlerde Kadınlar Pazarı ve civarı adeta Siirt’e bağlı mahalleler gibidir de denilebilir. Bu duruma ek olarak, o dönemlerde İstanbul’un Anadolu Yakası ve Tophane gibi belli başlı semtlerinde ikamet eden Siirtliler de hesaba katıldığında, Siirt’ten İstanbul’a yaşanan göçün kuvveti çok daha iyi ortaya konabilecektir.
SİİRTLİLERİN İSTANBUL’DA ÖRGÜTLENME TARİHİ
Siirtlilerin İstanbul’daki ilk sivil toplum örgütü, 1950 yılında kurulmuştur. Aslına bakılırsa Siirtlilerin İstanbul’da örgütlenme arzusu 1950 yılından da öncelere gitmektedir. Bu çerçevede Siirtlilerin İstanbul’da örgütlenme girişimlerinin bayraktarlığını, 1948 yılında İstanbul’da yayın hayatına başlayan Demokrat Siirt adlı gazete üstlenmiştir. Ancak muhtelif nedenlerden ötürü Siirtlilerin örgütlenme çalışmaları zaman almıştır.[6] Nihayetinde bu yöndeki çalışmalar, 1950 yılının Temmuz ayında İstanbul’un Çamlıca Tepesi’nde gerçekleştirilen toplantıyla neticeye varabilmiştir. Çamlıca Tepesi’ndeki toplantıya Hukukçu Hayrettin Saraçoğlu, Hukukçu Cevdet Aydın, Hukukçu Hilmi Seçkin, Gazeteci Fuat Yazgan, Bankacı Vahit Eren, Tüccar Misbah Uras gibi Siirtli gençler iştirak etmişler ve teşkilatlanma üzerine ilk kesin adım böylece atılmıştır.[7]
1950 yılında yani bundan 72 yıl önce kurulan “Siirt Yüksek Tahsil Gençlik ve Kültür Derneği” Siirt tarihindeki ilk sivil toplum örgütüdür. İstanbul’da Mizbah Uras başkanlığında kurulan, Siirt Yüksek Tahsil Gençlik ve Kültür Derneği kısa bir süre içerisinde Siirt’te de bir şube açmayı başarmış ve ihtiyaç sahibi öğrencilere burs vermeye başlamıştır.[8] Hızlı bir şekilde büyüyen ve güçlenen bu dernek, İstanbul’da “Siirt Geceleri” programları düzenlemiş ve Ankara’da da bir şube açmıştır.[9]
Öte yandan yıllar içerisinde bu derneğin faaliyetleri ve etkisi giderek azalma eğilimi göstermiştir. Bu sebeple de İstanbul’daki Siirtliler, yeni bir dernek kurma ihtiyacı çekerek yeni bir teşkilatlanma uğraşına girişmişlerdir. Bu çerçevede Siirt Yüksek Tahsil Gençlik ve Kültür Derneği’nin kuruluşundan 37 yıl sonra, İstanbul’da “Siirt Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği” adını taşıyan yeni bir dernek tesis edilmiştir. 1987 senesinde İstanbul Fatih’in İtfaiye Caddesi no:23/3 (Kadınlar Pazarı) adresinde kurulan bu derneğin, başkanlığına Kimya Mühendisi Mithat Yümlü seçilmiştir. Derneğin 2. Başkan’ı Bankacı Nezir Bakır olurken Halil Ekil, Edip Tekkol gibi isimler de bu derneğin diğer yönetim kurulu üyelerini oluşturmuşlardır.[10]
Bu dernek bilahare Siirtliler Derneği (SİDER) adını almış ve dernek başkanlığına Yayıncı-Yazar Fahri Aral seçilmiştir. Fahri Aral riyasetindeki SİDER, yakın dönemlere dek özellikle akademik ve kültürel sahalarda varlık göstermiş ve çeşitli faaliyetlere imza atmayı başarmıştır. Örneğin; bugüne değin Siirt tarihi üzerine en kapsamlı eser sayılabilecek Bekir Sami Seçkin’in “Başlangıçtan Günümüze Siirt Tarihi” adlı kitap, 2005 yılında SİDER aracılığıyla bastırılmıştır.[11]
Günümüzde İstanbul’da Siirtlilerin temsilinde en fazla öne çıkan sivil toplum örgütü ise Siirt Eğitim Kültür ve Yardımlaşma Vakfı’dır. Genel bilinen kısa adıyla Siirt Vakfı’dır. 1997 yılında kurulan Siirt Vakfı, birkaç sene öncesine değin Fatih Kadınlar Pazarı’ndaki eski merkezinde faaliyet göstermiştir.[12] Bugün Fatih’in farklı bir noktasında kendine ait binasıyla etkinliklerini sürdüren Siirt Vakfı, çeşitli eğitim programlarından Siirt tanıtım günlerine, sosyal yardımlardan Afrika’da kuyu ve yetimhane açmaya kadar çok çeşitli alanlarda faaliyetlerine devam etmektedir.[13]Siirt Vakfı’nın başkanlığını ise uzun yıllardır Zeki Akyüzlü icra etmektedir.
ÜÇ DİLLİ KARDEŞ ŞEHİR SİİRT
Son yıllarda Siirt tanıtımı üzerine hazırlanan çeşitli program ve reklam çalışmalarında, “Üç Dilli Kardeş Şehir” ifadesi özellikle ön plana çıkarılmaya çalışılmaktadır.[14] Esasına bakıldığında Siirt, gerçekten tarihi olarak çok dilli ve çok kültürlü bir şehirdir.[15] Nitekim bugün dahi özellikle belli bir yaş üstü Siirtliler için en az 2-3 dil konuşabilmek gayet doğal bir durumdur. Siirtliler küçüklüklerinden itibaren; Türkçe, Kürtçe ve Siirt Arapçası’nı yoğun bir şekilde duymakta ve kullanmaktadırlar. Bu üç dilin en fazla konuşulduğu ve birbirine karıştığı yerler ise, Siirt’te Helvacılar Çarşısı, İstanbul’da Kadınlar Pazarı’dır. Kadınlar Pazarı ve çevresi İstanbul’daki Siirtlilerin hem memleket hem de dil hasretlerini giderdikleri en önemli merkez olarak gösterilebilir.
SİİRTLİLERİN İSTANBUL’DAKİ EKONOMİK FAALİYETLERİ
Asma bahçeleri ile ünlü olan Babil Medeniyeti’nde ekili tarlalar için kullanılan tabir, “Karm” dır.[16]Karm kelimesi Sami kökenli bir ifade olup halen Siirt’teki bağları tarif etmek için de kullanılmaktadır.[17] Siirt’in tarihi hafızasında da bağ ve bahçelerin çok önemli bir yeri vardır. Nitekim yakın zamana dek hemen hemen her Siirtli ailenin, Siirt ve çevresinde bağ ve bahçeleri olmuştur. Ayrıca halihazırda da Siirt’te onlarca farklı üzüm çeşidinin yetiştirilebildiğini de söylemek yerinde olacaktır.[18]Bu bağlamda Siirtlilerin bu tür bir müktesebat sayesinde, İstanbul’a göç ettikten sonra yaptıkları işlerin başında, pazarcılık ve kabzımallık ön plana çıkmıştır. Nitekim yakın zamana kadar da Siirtlilerin, İstanbul’un hal ve pazarlarında büyük bir etkiyle var oldukları bilinmektedir.[19]
SİİRTLİLER TÜCCARDIR!
Esasında genel olarak Siirt şehri insanlarının ticarete meyyal oldukları üzerine yaygın bir kanaat vardır.[20] Siirt’te tarihi olarak ticari hayatın merkezini, Helvacılar Çarşısı oluşturmuştur.[21] Helvacılar Çarşısı’ndan çıkan Siirtlilerin, İstanbul’daki ilk durakları ise yine bir ticaret merkezi olan Kadınlar Pazarı ve civarıdır.[22]
Siirt Helvacılar Çarşı’sında; gıda ticareti, kasaplık, kahvehanecilik, peynircilik, fıstıkçılık, büryancılık gibi çok çeşitli iş kolları bulunmaktadır. Fatih’teki Bozdoğan Kemeri’nden Kadınlar Pazarı’na girildiğinde de, insanları Siirt Helvacılar Çarsısı’na benzer şekilde kahvehaneler, büryancılar, fıstıkçılar, peynirciler, balcılar karşılamaktadır.
MİKRO KİMLİKLER VE KADINLAR PAZARI
Kadınlar Pazarı ve civarı aslında sadece Siirt’in değil aynı zamanda bütün bir Doğu ve Güneydoğu’nun şehir şehir, bucak bucak bir yansımasını oluşturmaktadır. Böyle olmakla beraber, bilindiği üzere Doğu ve Güneydoğu; dil, kültür, aile bağları, alt kimlik gibi hususlarda tam bir homojenlik göstermez. Bu yüzden belki de İstanbul’da mikro milliyetçiliğin en fazla yaşandığı merkezlerin arasında yine Kadınlar Pazarı ve civarı sayılabilir. Burada sadece Siirt, Diyarbakır, Van, Bitlis… adını taşıyan iş yerleri, kıraathaneler ve dernekler yoktur, burada bu tür illere bağlı onlarca farklı ilçenin ve köyün mikro ölçekli iş yeri ve derneği de mevcuttur.[23] Bir örnek verilecek olursa, bilindiği üzere Siirt ili, Türkiye’nin küçük illerinden biridir. Tillo ilçesi, Siirt’in küçük ilçelerinden biridir. Fersaf köyü ise Tillo’nun küçük köylerinden biridir. Bu kadar mikro seviyede bulunan Fersaf köyünün dahi bu bölgede bir kültürel derneği mevcuttur. Ancak tekrar belirtilmelidir ki; Fersaf Derneği bu konuda yalnız değildir. Fersaf Derneği gibi Doğu ve Güneydoğu’nun birçok ilinin mikro ölçekli çok sayıda iş yeri, kıraathanesi, derneği bu bölgede faaliyette bulunmaya devam etmektedir.
[1] Tarık Tufan, Kraliçenin Pireleri, İstanbul, Profil Kitap, 2017, s. 35.
[2] Suvat Parin, Kentsel Ortamda Bir Getto: Fatih Kadınlar Pazarı Örneği, (Yayımlanmamış Doktora Tezi, İstanbul Üniversitesi SBE, 2008), s. 114-115.; Yeni Şafak, Kadınlar Pazarı, https://www.yenisafak.com/yenisafakpazar/kadinlar-pazari-17016, Erişim Tarihi: 19.09.2022
[3] Demokrat Siirt, SiirdinMakus Tarihinde Büyük Gedikler Açan Müthiş Bir Hadise: Muhaceret, 10 Ekim 1948, s. 1-3.
[4] Son Telgraf Gazetesi, Günün Meselesi: Halka Trahom Hastalığı Aşılıyanlar Var Mı?, 10 Mart 1937, s. 3.
[5] T.C. Başbakanlık İstatistik Genel Direktörlüğü, Genel Nüfus Sayımı Siirt Vilayeti Kat’î ve Mufassal Neticeler 20 İlkTeşrin: 1935, Ankara, Mehmet İhsan Basımevi, 1937, s. 5.
[6] Demokrat Siirt, Siirt Yüksek Tahsil Gençlik Derneğini Kurmak Bunun Fikir Sahasında Gerçeğe İntikalini Temin Etmek Zamanı Gelmiştir, 7 Ağustos 1948, s. 1-2.;Sadrettin Özkan, Siirt Yüksek Tahsil Gençlik Derneği, Demokrat Siirt, 14 Ağustos 1948, s. 1.
[7] A. Hilmi Seçkin, Bir Hâkime Yakışanı Yazdım, İstanbul, Literatür Kitabevi, 2018, s. 97-98.
[8] Siirt Gazetesi, Siirt Yüksek Tahsil Gençlik ve Kültür Derneği Siirt Şubesinin 6 Aylık Faaliyet Raporudur, 19 Mayıs 1951, s. 3.; A. Hilmi Seçkin, Bir Hâkime Yakışanı Yazdım, İstanbul, Literatür Kitabevi, 2018, s. 97-98.
[9] A. Hilmi Seçkin, Bir Hâkime Yakışanı Yazdım, İstanbul, Literatür Kitabevi, 2018, s. 98-100.
[10] Sabahattin Erkoyuncu, İstanbul’da Siirt Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Kuruldu, Siirt’te Son Söz Gazetesi, 6 Temmuz 1987, s. 1.
[11] Bekir Sami Seçkin, Başlangıçtan Günümüze Siirt Tarihi, İstanbul, İstanbul Siirtliler Derneği, 2005.
[12] Youtube, Gazeteci Yazar Ayhan Mergen Soruyor Genel Başkan Zeki Akyüzlü Anlatıyor, https://www.youtube.com/watch?v=UqtUTl9IDAw, Erişim Tarihi: 25.09.2022
[13] Siirt Vakfı, Faaliyetlerimiz, https://siirtvakfi.org.tr/faaliyetlerimiz/, Erişim Tarihi: 25.09.2022
[14]T.C. Siirt Valiliği, Üç Dilli Kardeş Şehir, Avrupa Kültür Başkenti İstanbul’da Tanıtılacak, http://www.siirt.gov.tr/uc-dilli-kardes-sehir-siirt-avrupa-kultur-baskenti-istanbulda-tanitilacak, Erişim Tarihi: 01.10.2022; Turizm Haberleri, 3 Dilli Kardeş Şehir Siirt Ankara’da Tanıtılıyor, https://turizmhaberleri.com/2016/10/04/3-dilli-kardes-sehir-siirt-ankarada-tanitiliyor/#.Yzg8s3ZBzi1, Erişim Tarihi: 01.10.2022
[15]Evliya Çelebi, Günümüz Türkçesiyle Evliya Çelebi Seyahatnamesi:5. Kitap 1.cilt, (haz.) Seyit Ali Kahraman ve Yücel Dağlı, Ankara, Yapı Kredi Yayınları, 2012, s. 11.; Siirt’te Son Söz Gazetesi, Siirt’te Oturanların Yüzde 99’u Yabancı Dil Biliyor, 10 Ağustos 1982, s.1.
[16] Adam Mez, “Ortazaman Türk-İslam Dünyasında İstihsal”, Türkçe Ter. Cemal Köprülü, Ülkü Halkevleri ve Halkodaları Dergisi, XV/88, (1940), s. 341.
[17] Mücadele Gazetesi, Siirtçe-Türkçe Lugat, https://www.mucadelegazetesi.com/lugat.htm, Erişim Tarihi: 22.09.2022
[18] Mehmet Emre Erez vd., “Siirt İlinde Yetiştirilen Bazı Üzüm Çeşitlerinin Tanımlanması ve Kalite Değerlerinin Belirlenmesi”, Türkiye Tarımsal Araştırmalar Dergisi, IV/1, (2017), s. 35.
[19] A. Hilmi Seçkin, Bir Hâkime Yakışanı Yazdım, İstanbul, Literatür Kitabevi, 2018, s. 96.
[20] Milliyet Gazetesi, Çalışkan Siirt, 9 Eylül 1933, s. 5; A. Memduh Yaşa, Siird’in Ekonomik Vaziyeti Hakkında Bazı Düşünceler, Siirt Gazetesi, 2 Mart 1946, s. 1.
[21] Murat Toprak, Sosyo Kültürel Açıdan Gündelik Hayatta Etkileşim Örüntüleri: Siirt Helvacılar Çarşısı Örneği, (Yayımlanmamış Doktora Tezi, İnönü Üniversitesi SBE, 2022), s. 128-131.
[22] Son Telgraf Gazetesi, Günün Meselesi: Halka Trahom Hastalığı Aşılıyanlar Var Mı?, 10 Mart 1937, s. 3.
[23] Suvat Parin, Kentsel Ortamda Bir Getto: Fatih Kadınlar Pazarı Örneği, (Yayımlanmamış Doktora Tezi, İstanbul Üniversitesi SBE, 2008), s. 113-114.
verdiğiniz detaylı bilgilerden ötürü çok teşekkür ederim
detaylı ve akıcı bir makale olmuş kaleminize sağlık
Detaylı bir makale olmuş kaleminize sağlık
epeyce faydalı bir makale oldu benim için karşılaştığıma sevindim
detaylı bir bilgilendirme olmuş fayda gördüm teşekkür ederim
şu sıralar araştırma yapıyordum bu paylaşımla karşılaştığım iyi oldu sağ olun
Detaylı bir içerik olmuş. Üstelik de akıcı. Teşekkürler
Detaylı bir makale olmuş. Baştan sona okudum ve karşılaşmış olduğum için de mutluyum. Teşekkür ederim.