Siirt Belediye-İş Sendikası 1 Mayıs için kent meydanında bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada, emek sömürüsü ve zamlara vurgu yapıldı.
Belediye-İş Sendikası Siirt-Mardin Şubesi kent meydanında gerçekleştirdiği basın açıklamasında, “hayat pahalılığına, emek sömürüsüne ve zamlara hayır diyoruz.”dedi.
Sendika Yönetim Kurulu Adına açıklama yapan Şube Başkanı Halit Akınay, “1 Mayıs’a, bölgesel çatışmaların, katliamların, emeğe ve emekçilere yönelik saldırıların yoğunlaştığı, iktidarın acımasız zamlarıyla emekçilerin inim inim inlediği, sadece yoksullaşma değil, hayatını devam ettirebilme sorunu ile karşı karşıya kalındığı bir dönemde giriyoruz.” dedi.
“Emekçilerin Gece Aç Yatmadığı Bir Ülke İstiyoruz”
Şube Başkanı Halit Akınay, özgürlükçü, adil ve barış içinde bir dünya istediklerini söyleyerek, “Biz emekçiler, özgürlükçü, adil ve barış içinde bir dünya, bir ülke istiyoruz.
Biz emekçiler, insanların gündüz sömürülmediği, gece aç yatmadığı, özgür ve demokratik bir ülke istiyoruz. Biz emekçiler, ne sömürülen ne sömüren insanca bir düzen istiyoruz. Ülkemiz tarihte görülmemiş düzeyde derin bir yoksulluk yaşıyor. Zengin ile yoksul arasındaki gelir eşitsizliği daha da artmıştır.” diye konuştu.
“Emekçi Halkı Ağır Bir Borç Ve Geçim Krizi Yaşıyor”
Akınay, “İktidarın yıllardır uyguladığı, üretime, istihdama dayanmayan, işçiyi, köylüyü, emekçileri yok sayan, ithalata, inşaata dayalı rant politikaları sonucu Türk Lirası sürekli değersizleşmektedir. Enflasyondaki yükseliş emekçilerin alım gücünü düşürmekte, halkımız en temel ihtiyaçlarını bile gidermekte zorluk çekmektedir.
Barınma, ısınma, elektrik ve gıda gibi temel harcama kalemlerindeki fiyat artışları çok ciddi seviyelere ulaşmıştır. Bugün halkımızın büyük çoğunluğu sadece yoksullaşma süreci değil, hayatını devam ettirebilme sorunu ile karşı karşıyadır.
Fiyatlara, faturalara yansıyan gerçek enflasyon, çarşıda, pazarda, mutfakta yaşanan hayat pahalılığı emekçi halkın ağır bir borç ve geçim krizi yaşamasına neden olmaktadır. Tüm emekçiler, hayat pahalılığından derinden etkilenmektedir. Emekçilerin önemli bir bölümü asgari ücretle yaşamaya mahkûm edilmiştir.” dedi.

“Bu Emekçilerin Ricası Değil, İktidara Talimatıdır”
Açıklandığında “çok önemli artış” olarak nitelendirilen ve 2022 yılı için geçerli olacak asgari ücret artışı daha işçinin cebine girmeden yılın ilk ayından itibaren hızla eridiğini belirten Akınay, “Sendikalı işyerlerinde toplu sözleşmelerle elde edilen ücret kazanımları da, ücretler işçinin cebine girmeden, TÜİK’in çakma enflasyonunun yüzde 61’i aşması, gerçek enflasyonun yüzde 120’leri bulması yüzünden erimiştir.
İktidar, emekçi halkı ekmeğe muhtaç eden enflasyon sorununu çözeceğine, her zaman yaptığı gibi gerçekleri açıklayanları susturmaya çalışmaktadır.
İktidar enflasyon için gerçekçi adımlar atmadığı ve fiyat artışları görülmemiş düzeye ulaştığı için asgari ücret başta olmak üzere tüm ücretlerin ve emekli aylıklarını insanca yaşayacak seviyeye çıkartmak zorundadır. Bu emekçilerin ricası değil, iktidara talimatıdır.
İktidar ya gereğini yapacak ya da emekçiler demokratik yollarla gerekeni yapacaktır.” Diye konuştu.
“Özgürlüklerin Sınırının Siyasal İktidarlar Tarafından Çizilmediği Bir Ülke İstiyoruz”
İnsanların korkmadan düşündüklerini söyleyebildiği bir ülkede yaşamak istediklerini belirten Sendika Şube Başkanı Halit Akınay, “Özgürlüklerin sınırının siyasal iktidarlar tarafından çizilmediği bir ülkede yaşamak istiyoruz. Talanın, yolsuzlukların, yoksunlukların, adaletsizliklerin olmadığı bir ülkede, insana yakışır koşullarda üretmek, çalışmak ve yaşamak istiyoruz.
Biz emekçiler, anayasal hakkını kullanıp sendikalı olduğu için sendika değiştirmeye zorlanan, toplu sözleşme hakları gasp edilen, işten atılıp aileleriyle açlığa ve yoksulluğa mahkûm edilen kölelik düzeninde yaşamak istemiyoruz.
Belediye şirket işçileri, belediyenin asıl işçisi ve hemen Norm kadroya alınmalı, yıllardır hukuk dışı şekilde ellerinden alınan 52 günlük ilave tediye ödenmesini istiyoruz.
Bizler; eşitlik, özgürlük ve sosyal adalet için mücadele ediyoruz…
Bizler; zamlara, yoksulluğa ve savaşa karşı mücadele ediyoruz…
Bizler; ırk, renk ve inancı ne olursa olsun, herkesin bir arada özgür, adil ve barış içinde yaşadığı bir ülke istiyoruz.
Bizler; kadınların toplum yaşamına eşit bireyler olarak katılmalarının sağlandığı, güçsüzü güçlüye, azınlığı çoğunluğa karşı koruyan bir düzende yaşamak istiyoruz.” dedi.
